T.C.
DANIŞTAY
3. DAİRE BAŞKANLIĞI
ESAS NO: 2014/8972
KARAR NO: 2018/1227
KARAR TARİHİ:8.3.2018

YASAL SÜRESİNDEN SONRA DÜZENLENMİŞ FATURA HİÇ DÜZENLENMEMİŞ SAYILACAĞINDAN ,ÖDEDİĞİ İŞ YERİ KİRA BEDELİ KARŞILIĞINDA FATURA ALMASI GEREKEN DAVACI YÖNÜNDEN FATURANIN HİÇ ALINMAMIŞ KABUL EDİLMESİ GEREKTİĞİ.

İstemin Özeti : Davacı şirketin işyerinde yapılan denetim üzerine düzenlenen tutanakta, Ocak ile Şubat 2013 dönemi kira faturalarının süresinden sonra Mart 2013 döneminde alındığının tespit edilmesi üzerine 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 353’üncü maddesinin 1’inci bendi uyarınca adına kesilen özel usulsüzlük cezasına karşı dava açılmıştır. Antalya Vergi Mahkemesinin 15.5.2014 gün ve E:2013/937, K2014/495 sayılı kararıyla; söz konusu tutanak düzenlenmeden önce yasal süresinden sonra da olsa faturanın tanzim edildiği ve davacı tarafından alındığı, dolayısıyla fatura almama fiilinin bulunmadığı, öte yandan aynı Kanunun 231’inci maddesinin 5’inci fıkrasında herhangi bir cezai yaptırımın öngörülmediği gerekçesiyle ceza kaldırılmıştır. Davalı idare tarafından, sözü edilen yasal düzenlemede, faturanın malın teslimi veya hizmetin yapıldığı tarihten itibaren azami yedi gün içinde düzenleneceği, bu süre içinde düzenlenmeyen faturaların düzenlenmemiş sayılacağının hükme bağlandığı, dolayısıyla tutanağa istinaden kesilen özel usulsüzlük cezasında hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülerek kararın bozulması istenmiştir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Üçüncü Dairesince işin gereği görüşülüp düşünüldü:

213 sayılı Vergi Usul Kanununun 232’nci maddesinde, birinci ve ikinci sınıf tüccarların, kazancı basit usulde tespit edilenlerle defter tutmak mecburiyetinde olan çiftçilerin, birinci ve ikinci sınıf tüccarlara, serbest meslek erbabına, kazançları basit usulde tespit olunan tüccarlara, defter tutmak mecburiyetinde olan çiftçilere, vergiden muaf esnafa, sattıkları emtia veya yaptıkları işler için fatura vermek ve bunların da fatura istemek ve almak mecburiyetinde oldukları; 231’inci maddesinde, faturanın, malın teslimi veya hizmetin yapıldığı tarihten itibaren azami 7 gün içinde düzenleneceği, bu süre içerisinde düzenlenemeyen faturaların hiç düzenlenmemiş sayılacağı; 353’üncü maddenin 1’inci bendinde, verilmesi ve alınması icabeden fatura, gider pusulası, müstahsil makbuzu ile serbest meslek makbuzlarının verilmemesi, alınmaması veya düzenlenen bu belgelerde gerçek meblağlardan farklı meblağlara yer verilmesi halinde, bu belgeleri düzenlemek ve almak zorunda olanların her birine, her bir belge için maddede belirtilen miktardan aşağı olmamak üzere bu belgelere yazılması gereken meblağın veya meblağ farkının % 10’u nispetinde özel usulsüzlük cezası kesileceği hükme bağlanmıştır.

Fatura düzenleme yükümlülüğü olanların bu faturayı malın teslimi tarihinden itibaren 7 günlük süre içerisinde düzenlemesi gerektiği, bu süre geçtikten sonra düzenlenecek faturanın hiç düzenlenmemiş, dolayısıyla alınmamış sayılacağı ve bu durumun özel usulsüzlük cezasını gerektireceği açıktır.

Dosyanın incelenmesinden, davacı şirket yetkilisi nezdinde tanzim edilen 9.7.2013 tarihli tutanakla, davacı şirketin işyerinin kiralık olduğu, mülk sahibince Ocak ve Şubat 2013 dönemlerine ilişkin faturaların Mart 2013 döneminde düzenlendiğinin saptanması üzerine yasal süre geçtikten sonra fatura alınması nedeniyle dava konusu özel usulsüzlük cezasının kesildiği anlaşılmaktadır.

Bu durumda, özel usulsüzlük cezasına konu faturaların yasal süresinden sonra düzenlendiği hususu çekişmesiz olup, yasal süresinden sonra düzenlenmiş faturanın hiç düzenlenmemiş, davacı yönünden ise alınmamış kabul edileceği dikkate alındığında, kesilen özel usulsüzlük cezasında hukuka aykırılık bulunmadığından yazılı gerekçeyle cezanın kaldırılmasına ilişkin Vergi Mahkemesi kararında hukuka uygunluk görülmemiştir.

Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin kabulü ile Antalya 2. Vergi Mahkemesinin 15.5.2014 gün ve E:2013/937, K2014/495 sayılı kararının bozulmasına, 492 sayılı Harçlar Kanununun 13’üncü maddesinin (j) bendi parantez içi hükmü uyarınca alınması gereken harç dahil olmak üzere, yargılama giderlerinin yeniden verilecek kararda karşılanması gerektiğine, kararın tebliğ tarihini izleyen onbeş gün içinde Danıştay nezdinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 8.3.2018 gününde oy çokluğuyla karar verildi